Robotik ameliyat, bir diğer adıyla Vinci robotik cerrahi sistemi minimal cerrahinin en gelişmiş, en teknolojik halidir. Robotik cerrahi sisteminin dünyadaki tek örneği Vinci robotudur. Bu robot cerrah konsolu, hasta konsolu ve görüntü kulesi olmak üzere temel üç bölümden oluşur. Sistematik de cerrah konsolundan komutlar hasta konsolunun bulundurduğu Da Vinci robot sistemine aktarılır. Vinci robotuna özel sistematik ve steril bir kılık giydirilir. Tıpkı Laparoskip ameliyatlarda da olduğu gibi karın duvarından, yapılacak ameliyatın şekline göre kesiler yapılarak trokar adını verdiğimiz el aletlerinin kolaylıkla karın içine girmesi sağlanır. Yapılacak olan ameliyata göre uygun olan üç boyutlu trokar görüntüleme cihazıyla girilir.
Görüntüleme cihazı tamamen robot kontrollü olduğu için titreme yapmaz ve gerçeğe çok yakın olan üç boyutlu görüntüyü size sunar. Görüntü de hiçbir şekilde kayma olmaz. Çünkü öptük sistem oldukça yüksek kaliteye sahip çözünürlük ve görüntüye sahiptir. Cerrah dar alanlarda bile normal görüş alanından daha iyi görüntüler sağlayabilir. Ardında ise diğer trokarlarla yapılacak cerrahide gerekli olan el aletleri ile giriş yapılır. Bu aletler ile robotik konsol bağlantısı sağlanır. Cerrah, cerrah konsoluna oturarak kendi el hareketleri ile robotik konsolun hareketlerine yön verir. Robot 720 derecelik bir dönüş açısına sahiptir. Bu da demektir bu işlemde insan elinin yapmasının mümkün olmadığı birçok eylem kolaylıkla gerçekleştirilebilir. Robotta cerrahın elinde oluşacak küçük titremeler bile meydana gelemez. Bu durumda cerrahide yaşanabilecek bütün hata paylarını yok denecek kadar aza indirger.
Ürolojide Robotik Cerrahi
Robotik ameliyat gelişen sisteminde en sık kullanılan bölümlerin başında üroloji yer alır.
Prostat kanseri cerrahisinde dar olan leğen kemiği içerisindeki hareket kabiliyetinden dolayı bu yöntem tercih edilir. Daha net yakın görüş açısıyla prostata yakın olan sinirler korunabilir. Böylece operasyon sonrasında oluşabilecek idrar kaçırma sertleşme gibi problemlerin ortaya çıkma riski azalır.
Böbrek ameliyatları, böbrek kanseri ve idrar yolu darlığı ameliyatlarında da tercih edilen bu yöntem böbreğin tamamen ya da kısmen alınması durumlarında böbreği beslemeye yardımcı olan damarların sertleşip bağlanmasında hareket kabiliyetini sağlar ve olası komplikasyon riskini en aza indirir.