Boşaltım sisteminde geçeklersen bazı durumlara bağlı olarak böbreklerde istenmeyen taş durumları oluşabilir. Taş kırma tedavisi bu noktada önemlidir. Günümüzde en çok kullanılan yöntem lazer ile böbrek taşı kırma yöntemidir. Bu yönteme gelişen teknoloji oldukça katkı sağlamıştır.
Böbrek taşı böbrek kanalları içerisinde çoğunlukla bilinmeyen nedenlere bağlı olarak bazı minerallerin birleşiminden oluşan sert yapılardır. Bu hastalık erkeklerde kadınlara oranla üç kat daha fazla görülür. Böbrek taşının tedavisi olmakla birlikte tedaviden sonra tekrar oluşma eğilimi gösterebilir. Tedavi sürecindeki işlemde cerrah ve hastane seçimi önemlidir. Bu işlem sırasında var olan taş durumu yeri boyutu, detaylı şekilde analiz edilmelidir.
Operasyonun uygulanması sırasında bel kısmından böbrekte ulaşılmak isteyen bölgeye ince yapıda bir iğne gönderilir ve bu iğnenin üst bölümünde kalın iğneler bulunur. Bu iğneler sayesinde böbreğe gönderim sağlanır. Bu uygulamada tüp çalışma açısından uygun bir kanal oluşması önemli noktadır. Tüpün iç bölümünde nefroskop adı verilen parçanın çalışması için uygun alan bulunur. Lazer ışınlarının sayesinde böbrek taşı parçalama işlemi yapılır. Parçalama işlemi sonrasında işlemler vücut dışarısına alınmaktadır. Yani taşlar bu şekilde içeride kalmaz. Fakat bu uygulama sonrasında diren adı verilen tüp böbreğe takılmalıdır. Diğer organlara da zarar vermeden dikkatli biçimde kırma işlemi tamamlanır.
Lazer ile Böbrek Taşı Kırma İşlemi Risk Taşır mı?
Lazer ile böbrek taşı kırma genel anestezi altında yapılır. Her anestezi risk küçük de olsa risk taşır. Nadiren de görülse bazen doktorlar böbrekteki taşın tamamını çıkaramayabilir. Taşların boyut ve yerine göre ikinci bir işlem gerekebilir. İşlem sonrasında idrar yolu enfeksiyonu düşük bir ihtimalle de olsa görülebilir. Nadiren üreter hasar görebilir. İşlem sonrasında ciddi komplikasyonlar görülmez yüksek risk taşıyan bir işlem değildir. Operasyon sonrasında yaşanabilecek komplikasyonlar çoğu zaman psikolojik etki gösterebilir ve görülen komplikasyonların hepsi geçicidir. Operasyon sonrasında görülebilecek en büyük yan etki uzun süreli olabilecek ağrılar ve tıkanıklıklardır. Bu durumda uygulamayı gerçekleştiren doktorun kontrolü altında ağrı kesici ve benzeri ilaçlar kullanılabilir.